22 Ekim 2013 Salı

Uçurum Kenarı Dialogları 5

-Niye geldin yine buraya?
-Bilmiyorum.
-Bana mı ihtiyacın var yoksa buraya mı?
-Buraya galiba. Burası çok güzel.
-Evet, öyledir. İnsana insan olduğunu hatırlatır burası. Melekler gibi gökyüzünde yaşayabileceğini gösterir burası, bir köpek gibi ölebileceğini de.
-Hayatı hatırlatıyor burası bana. Tek bir yanlış adımda dünyanın dibini boyluyorsun. Az önce bulunduğun tepeden baktığın gökyüzünü göremiyorsun bir daha, içini ısıtan güneş üzerine vurmuyor bir daha, ufukta, belki de hiç ulaşamayacağın yerleri göremiyorsun bir daha. Ne hayal kalıyor geriye, ne hedef... Eskisi gibi de olmuyor, çıkamıyorsun çünkü tekrar aynı yere. Metrelerce düşmüşsün, nefes alamıyorsun, kalbin atmıyor, nasıl tekrar çıkabileceksin ki?
-Bu yüzden mi geliyorsun buraya?
-Evet.
-Emin misin? Sen buraya kendini görmeye geliyorsun. Kendine insan olduğunu hatırlatmak için geliyorsun. Yanlış adımlar atabileceğini, ve o attığın adımlara inatla devam edersen gideceğin yeri görmek için geliyorsun buraya. Senin melekler gibi gökyüzünde yaşayacağını ya da bir köpek gibi bu uçurumun dibinde geberip gideceğini gösteriyor sana. Yaptığın yanlışlardan bu sayede geri dönebiliyorsun.
-Yanlış yapmak mühim değil mi o zaman?
-Mühim değil, yanlış yapmamaya çalıştığın müddetçe mühim değil. Yapmamaya çalışınca...
-Yapmamaya çalışınca farkında oluyorum çünkü ayağımı kaldırdığımı, adımımın ilerisinde ne olduğunu görebiliyorum.
-Aynen öyle.
-Peki, nasıl insan olmalıyım?
-Köpek olmaktan uzak durarak.
-O nasıl olacak peki?
-İnsan olup burası gibi bir yerde yaşamalısın. Buranın dibindeki yerde kendi kanında boğularak yaşamak istemiyorsan adımlarına dikkat etmelisin. İnsansın zaten sen, sadece köpek olmamaya çalışmalısın.
-Sen köpek olmamayı becerdiğin için mi hep buradasın.
-Aksine, ben bir insan olduğum için buradayım.
-Ne farkı var?
-Ben gökyüzünde yaşıyordum ve bir gün yanlış adım attım...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder