-Yetişkinliğe nasıl girilir?
-Yasalara göre 18 yaşını doldurunca reşit oluyorsun ama senin sorduğun bu değil, değil mi?
-Hayır, değil. Ben, kişi yetişkin olduğunu ne zaman hisseder diye soruyorum?
-Hissetmesi gereken bir şey mi yetişkinlik? Böyle 18-20 yaşları civarındaki kişiye insanlar yetişkin gözüyle baktığı, ona yetişkinmişçesine davrandığı için yetişkin olunmuyor mu?
-"Yetişkinmişçesine" işte, anahtar kelime bu. İnsanların beklentisi, evet, bu yönde karşısındaki kişi o yaşlara gelince konuşulan konular bile değişiyor ama kişi toplumdan kendini soyutladığında yetişkin gibi hissedebilir mi?
-Sanki sorunda eksik şeyler varmış gibi.
-24 yaşıma bastım, kendi başıma kaldığımda çocukça davranabiliyorum...
-Bu insanın içindeki çocuk ruhtan kaynaklanmıyor mu?
-Dalga geçiyorsun, işte bu yüzden sana üstü kapalı sorular soruyorum.
-Soruyu görmeden cevaplayamıyorum işte ben de. Sen sorunun üstünü açmaya devam et.
-Bıraksalar boyuma posuma bakmadan 5 yaşındaki çocuğun yapacağı munzurlukları yapardım.
-Tutuyorlar mı ki?
-Sormayacağım neyse boş verelim. Hadi kalk, geç de oldu zaten.
-Bırakmalarına gerek yok, seni tutsalar bile sen çocukça davranıyorsun. Otur şuraya da anlat sessizce dinleyeceğim.
-Bu işi neden seçtiğimi hatırlıyorsun değil mi?
-Her kim istenirse o olabilecektin, kılıktan kılığa girebilecektin, gerçek hayatta taktığın maskeleri göstere göstere yaşayabilecektin.
-Evet, bu yüzden seçmiştim. Ama şu da vardı, cast ajansına başvurmadan önce izlediğim bir filmde 20 küsür yaşlarında insanlar lise öğrencilerini oynuyordu. Bir lise öğrencisinin yaptığı haylazlıkları yapıyorlardı. Film eğlenceliydi, büyümekten korkan bir insan içinse çıkış kapısı.
-Sen 5 sene önce bir lise dizisine girmiştin, girebilmem lazım deyip duruyordun, ama oynadığın rol...
-Evet, oynadığım rol: lisenin en uslu aklı başında, olgun öğrencisiydi.
-Hahahahaha
-Kötü kadınlar gibi gülme.
-Tutamadım affedersin.
-Fıkra gibi gerçi zaten.
-Devam et sorunun üstü tam açılmadı hala. Görebiliyorum ama fikir yürüterek görmek istemiyorum.
-Çevremdeki insanların düşüncelerini duymasam kafamın içinde istediğim gibi, hissettiğim gibi davranırdım.
-Çocuk gibi?
-Aynen öyle. Seni sinirlendirmek için saçlarını çektiğim zamanlara geri dönerdim, oradaki çocuk olurdum yine. Kadınların saçlarının farklı ortamlarda da çekilebildiğini bilmek istemezdim.
-Çocukluğunu bilmesem yeterince yapamadığın için böyle konuşuyorsun diyeceğim ama. 6 yaşlarındaydık, hatırlarsın belki, balkona çıkmıştık, sizin ilk evinizin balkonu, hani panjurları olan, hatırladın mı?
-Evet.
-Belli zaten hatırladığın, sırıtışından da anlaşılabiliyor. Balkona çıkmıştık, beşinci kattan aşağı su dolu balon atmıştık yoldan geçenlere. Her on beş dakikada bir ziller çalıyordu. Bizim balon bombardımanımıza rastlamış sırılsıklam aşağıdan kapıya geliyorlardı.
-Evde yokmuş gibi davranıyorduk.
-O akşamı da hatırlıyorsun ama değil mi?
-Nasıl unutabilirim, yediğim dayağın haddi hesabı yoktu. Annem terlikle babam tokatlarıyla dövmüştü.
-Şamar oğlanına dönmüştün.
-Sizinkilerin haberi yok tabii, ben tüm suçu üstüme almıştım. Hiçbir zaman satmadım seni.
-Kafama kakmana gerek yoktu. Ama bir şey soracağım, tekrar şamar oğlanı olmak mı istiyorsun sen? Hem bu sefer anan baban da dövmeyecek, hiç tanımadığın birinden dayak yiyeceksin.
-Çocukça bir istek değil mi?
-Fazlasıyla...
-Neyi sorguluyorsun o zaman, çocukça kararlar almak istiyorum demedim mi zaten?
-Neden bunu istediğini anlayamayacağım galiba.
-Anlamanı istemiyorum, soruma cevap ver.
-Yetişkin biri nasıl olunur? Bir düşünelim bakalım.
-...
-Sorumluluk...
-Bu kadar mı?
-Ama herhangi bir sorumluluk değil. Kendi hayatındaki sorumluluklarını yerine getirmezsen bundan etkilenen yine sen olursun, cezasını çeken de sen olursun, meyvesini yiyen de... Böyle bir sorumluluktan bahsetmiyorum ben. Bir başkasının sorumluluğundan bahsediyorum. Bir başkasının sorumluluğunu aldığın zaman, eğer yerine getirmezsen etkilenen bir başkası daha olabileceği için umursamamazlık yapamaz ve sorumluluğunu yerine getirirsin. Böylece yetişkin olursun.
-Sence böyle mi yetişkin olunur?
-Evet.
-Peki benim yetişkin olmamda yardımcı olur musun?
-O nasıl olacak?
-Sorumluluğunu almama müsaade et, evlen benimle.
-Ne?
-Duydun beni?
-Senden nefret ediyorum biliyorsun değil mi? Yetişkin nasıl olunurmuş. Buna nasıl cevap vereceğimi biliyordun değil mi?
-Evet, biliyordum.
-Şimdiki cevabımı da biliyorsun değil mi?
-Buraya kadar düşünebildim.
-Çok alçak gönüllüsün. Beni böyle kandırmayacağına, benimle böyle oynamayacağına söz verirsen bu çocuğu eşim olarak kabul ederim.
-Söz...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder