Dönüp baktı, adımlarını hızlandırdı, karanlığın içinde kayboldu. Yine sessizce... Yine anlamsızca... Ardında çığlıklar, hıçkırıklar, yorgunluğa eklediği sorular bırakarak... Sadece kayboldu.
Sadece kayboldu, "Kaybettim!" diyerek dizlerinin üstüne çöken kalbi umursamazcasına, tanımazcasına... Kırıktı o kalp, paramparça... O an, yağmur bile durmuşken, teselli bulması imkânsızcaydı.
Yanıyordu. Öylece yok oluşa terk edilmişliğine... Ne yapacağını bilmezliğine... Yanıyordu, nefes aldığı her zaman dilimine...
Artık bilmiyordu. Ne istediğini bilmiyordu. Neyden emin olduğunu bilmiyordu. Onu bilmediği kadar, kendisini de bilmiyordu artık. Ardından bakakalmışken gözleri, ruhu onunla birlikte karanlığın içinde kaybolmuştu.
Olan olmuştu işte. Aynı şey, dönüp dolaşıp sarmıştı yine çevresini. Bir özetti bu, her şeyin özeti. Hiçbir şey olmayan her şeyin özeti...
Zihninde tekrarladı:
"Dönüp baktı, adımlarını hızlandırdı, karanlığın içinde kayboldu. Yine sessizce... Yine anlamsızca..."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder